13.02.2023

Altın piyasalarını etkileyen 5 temel faktör

Altın tüm zamanların en iyi birikim araçların biri. Özellikle 2022’nin son çeyreği itibarıyla yatırımcısının yüzünü güldüren altın, 2023’e de güçlü gibi bir giriş yaptı ve her gün rekor üstüne rekor tazeliyor. Ünlü ekonomistlerin ve araştırma şirketlerinin yorumları altının yıl içerisinde yükselmeye devam edeceği görüşünde. Ancak bununla birlikte siz olun sadece altına değil herhangi bir değerli metale yatırım yapmadan ilgili emtianın genel olarak fiyatlarını etkileyen makro etkenleri ve risk faktörlerini iyi analiz edin.

Altına yatırım yapmaya karar vermeden önce piyasanın nasıl çalıştığını yeterince anlamak şart. İyi bir yatırımcı olmak istiyorsanız, altın fiyatlarını neyin yönlendirdiğini çözerek işe başlamalısınız. Bu yazımızda altın piyasalarını etkileyen 5 temel faktöre göz attık.

 

Arz ve talep dengesi 

Altın fiyatları, diğer herhangi bir mal veya hizmet gibi, arz ve talep yasalarına tabidir: Fiyat ne kadar yüksekse, talep edilen miktar o kadar düşük olur ve fiyat ne kadar yüksekse, arz edilen miktar o kadar yüksek olur.

Arz ve talebin etkileşime girdiği denge, sonrasında piyasa fiyatını belirler. Talep ve arz güçleri altın piyasası fiyatlarını etkileyen piyasa kaymaları ürettiğinden, bu tartışmasız altın fiyatlarının en önemli belirleyicilerinden biridir. Altın talebi artarsa altın fiyatları yükselir

 

Enflasyon 

Mal ve hizmetlerin artan maliyetine enflasyon denir. Ekonomistler, bu sürecin bir sonucu olarak itibari paranın değer kaybettiğini ifade eder. Madalyonun diğer yüzünde ise, kontrollü seviyelerde yükselen enflasyon için sağlıklı büyüyen bir ekonomi katalizörü tanımı yapılır.

Enflasyonist bir ekonomide, yatırımcıların genellikle istikrarlı olduğu için altını nakde tercih ettiği herkes tarafından bilinir. Sonuç olarak, böyle zamanlarda altına olan talep artarken, altının haliyle fiyatı yükselir.

 

Belirsizlik 

Yatırımcıların çoğu ekonomik belirsizliği sevmez ve bu gibi durumlarda güvenliği riske tercih ederler. Belirsizlik, gelecekteki sonuçları tahmin etmeyi zorlaştırdığı için yatırımcılar için istenilen bir durum değildir. Sonuç olarak altın, ekonomik koşullar ne olursa olsun değerini etkin bir şekilde koruduğu için enflasyona karşı bir önlem olarak sıklıkla tercih edilir.

Evet, belirsizliğin sonuçlarını ölçmek zordur. Ancak belirsizlik yine de özellikle hisse senedi piyasalarında fiyatlandırmayı etkileyebilir. Bir durgunluk sırasında, emlak, hisse senetleri ve tahviller gibi diğer varlık sınıflarının çökme olasılığı yüksek olduğunda, altına olan talebin artması beklenen bir durumdur. Savaş ve siyasi istikrarsızlık, yatırım çevrelerinde belirsizliğe neden olabilecek iki popüler senaryo örneğidir.

 

Döviz Hareketleri 

Altın fiyatları, özellikle ABD doları olmak üzere döviz dalgalanmaları nedeniyle dalgalanabilir. ABD dolarının altınla ters orantılı bir ilişkisi vardır. ABD doları, dünyanın rezerv para birimidir ve en yaygın kullanılanıdır. ABD dolarının değeri düştüğünde, dünyanın geri kalan para birimleri değer kazandığı için altın fiyatları yükselir.

 

Küresel mücevher piyasasından gelen talep 

ABD, Hindistan ve Çin gibi büyük ülkeler kuyumculuk üretimi için yüksek miktarda altına ihtiyaç duyar ve satın alır. Değişiklikler dramatik olmasa bile, altına yönelik kümülatif istekler fiyat değişikliklerini etkileyebilir. Altın fiyatı küresel mücevher talebinden etkilenir, bu nedenle küresel mücevher talebi artarsa altın fiyatı da muhtemelen artar. Talep düşerse fiyatlar da düşer.

Ayrıca altının, küresel altın talebine katkıda bulunan bazı endüstriyel uygulamaları olduğunu unutmayalım. Örneğin bazı elektronik aletler altın bileşenlere sahiptir. Sonuç olarak, altın fiyatları da küresel endüstriyel talepten etkilenir.

Çok yönlü başarılı bir yatırımcı olmak istiyorsanız, bu faktörleri göz önünde bulundurarak altın gibi değerli metallerin nasıl çalıştığını kavramalısınız. Bu içgörüler, umarız piyasadaki altın fiyatlandırmasını etkileyen birden çok başlıkta size yol göstermiştir. Yatırım ve birikim yolculuğunda bol şans dileriz.